Abdurrahman Aktepe
Bediüzzaman’ın vârisleri, Risale-i Nur şakirdlerinin imanla kabre girecekleri, hayr-ı kesir için şerr-i kalîlin kabulü, Said Nursî’nin Adnan Menderes ve Demokrat Parti mensuplarına yazdığı mektuplar tahlil ediliyor. Yanlış değerlendirmelere dikkat çekiliyor.
231 sayfa, ikinci hamur kâğıt, 13,5 x 19,5 cm ebadında, yaldızlı karton kapak. (Rahle Yayınları)
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
Üstad Bediüzzaman Said Nursî (ra), Risale-i Nur Külliyatı ile Kur’an-ı Hakim’in cadde-i kübrasını göstermiş; sünnet-i seniyyeyi bid’alara karşı müdafaa etmiş, hayatı boyunca Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaatin kitap ve sünneti seniyyenin düsturlarından asla taviz vermeden; mezhep imamlarının gittikleri cadde-i kübra-yı Kur’ânîyi ilmen ispat etmiş ve bid’alara karşı müdafaa etmiştir. Hal böyle iken kökü ecnebi diyarında bulunan bir zındıka komitesi, Risale-i Nur’ları okuyanların zihinlerini bulandırmak, ümmeti, Kur’an-ı Azimüşşan’ın bu nurlu tefsirinden soğutmak için dehşetli fikirlerini yaymış, Üstadın (ra) bazı cümlelerine kast-ı mahsusla yanlış ma’nâlar vermiştir. İşte dört meseleden oluşan bu eser o gizli komitenin şimdiye kadar yaydığı bütün zehirli fikirleri edille-i şer’iyyeye dayanarak çürütmek ve doğruları gözler önüne sermektedir.
Birinci Mes’ele: O gizli zındıka komitesinin te’vilât-ı fâside ile te’vil ettiği Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin vârisler hakkındaki mektubunun şerh ve izahı hakkındadır.
İkinci Mes’ele: Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin“Risale-i Nur şakirdleri, ehl-i Cennettir.” "Resâili’n-Nur şakirdleri, îman ile kabre girecekler, îmansız vefat etmezler.” cümlelerinin şerh ve izahı hakkındadır.
Üçüncü Mes’ele: O gizli zındıka komitesininÜstad Bediüzzaman Hazretlerinin te’vilât-ı fâside ile te’vil ettikleri “Hayr-ı kesir için şerr-i kalîl kabul edilir.” (Mektûbât, s. 43) cümlesinin izahı hakkındadır.
Dördüncü Mes’ele: Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin başta Adnan Menderes olmak üzere Demokrat Parti mensuplarına yazdığı ba’zı mektublara, o gizli zındıka komitesi tarafından bâtıl ma’nâlar verilmekte; o bâtıl ma’nâlar neşredilmekte ve o ma’nâlar, Müslümanların su-i tefehhümüne sebeb olmaktadır. Bu Dördüncü Mes’ele, Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin bu bâtıl ma’nâlardan berî olduğunu isbat etmek maksadıyla kaleme alınmıştır.
Sa’y u gayret ve niyet-i hâlise bizden, tevfîk ve hidâyet Cenâb-ı Erhamurrâhimîn’dendir.